1 Ekim 2023 Pazar

Kahır Taşı, Kahire ...

Kahır Taşı, Kahire ... 

Daha önce de gitmiştim, daha önce de yazmıştım, daha önce de sevmemiştim Kahire’yi bu sefer de hem sevmedim, hem de biraz üzüldüm…
Bir tarafı çöl, bir tarafı Kızıldeniz, bir tarafı da Akdeniz olduğu için kolay kolay kimsenin saldıramadığı yıllarca, savaşla, silahla değil sanatla, mimari ile, astroloji ile, Nil nehrinin zırt pırt taşması sayesinden geometri ile matematik ile uğraşmış, büyük Mısır medeniyeti, Bugün ne halde diye düşünmeden edemiyor insan… 


Savunma sanayisi zayıf olduğu için, yerli ve milli üretimleri olmadığı için, zalim dış güçler zamanla çölleri de, denizleri de, azgın nehirleri de aşıp girişmiş Mısır’a tarih boyunca. (Biz Türkler de dahil…) 
O zenginlikten bugünlere pek bir şey kalmamış. Hele son yıllarda yaşanan politik meseleler, Arap Baharı, Sivil Darbe, Askeri Darbe derken en az 50 yıl daha geriye gitmişler. Türkiye’nin 80 olayları gibi hem sağdan, hem soldan binlerce sivil, masum, vatan sever; özgürlük için, demokrasi için, insani haklar için mücadele ederken ölmüş, öldürülmüş, dünyanın gözü önünde. Hep dış güçler yüzünden, hiç kendi cehaletlerinin, kendi iç hesaplaşmalarının, fırsatçılıklarının suçu yok yani… 


Şimdi ortalık biraz durulmuş, sahillerde Rus, şehirlerde Avrupalı turist var ama ekonomi çok kötü, yabancı yatırımcı kaçmış, yerel kur yerlerde, darbeciler hala iktidarda, çok sıkı bir güvenlik ve baskı rejimi var… Bölgemiz Orta Doğu insanı zaten mutsuz, umutsuz, gergindi daha da kararmış içleri, insanların yüzlerinden belli…


Kahire her zamankinden daha fakir, daha kirli, daha kalabalık ve daha kaotik. Çocuklara ibret olsun diye El-Halil kapalı çarşıya götüreyim dedim, pişman oldum. Günlerden Cumartesi olduğunu unutmuşuz, tatil moduyla, inanılmaz bir kalabalığın ve karmaşanın içinde bulduk kendimizi dışarı çıkamıyoruz, tezgahlar arasında 2 kişi yan yana yürüyemiyor 4 kişi birbirimizi kaybedeceğiz diye ödüm kopuyor. Tamam biz de Kapalıçarşı bilen nesiliz ama bu başka bir şey. Araba ezmezse, insan ezer. O da ezmezse, havasızlıktan ölürsün, Covid’i saymıyorum bile bence burada barınamamıştır, masum kalmıştır o mikrop !

( Çarşının En Sakin Sokağı ... )
Piramitleri biraz toparlamışlar, daha düzenli, tertipli, temiz organize olmuş. Çoluk çocuk zor olur özel bir turla gidelim dedik, bize japon turist muamelesi yapıp parfüm ve papirüs satmaya çalıştılar, tabi ki… 
Hiç gerek yok taksiye atlayın gidin … Kahire müzesi zaten bir derya deniz, bu defa bir rehber eşliğinde gezdik, anlat anlat; dinle dinle bitmiyor, içinde kayboluyorsun ama Kahire için, 2 günden fazlasına gerek yok. Sharm ya da Hurghada ile birleştirip 2 günde bitirip kaçmak lazım Kahire, insanın içini kahır dolduruyor...

( Zaten ) 

Kural : Demokrasi, insan hakları, hukuk iyidir, herkese lazım olur…

Hiç yorum yok: