
Tayvan'a makine bakmak için geçerken uğradığımız, uğradığımıza da çok memnun olduğumuz Tayland....Doğa'nın kralı, tarihin daniskası, eğlencenin dibi, alışverişin alası, denizin, güneşin, kumun, yemenin, içmenin, dik alası ... hem de vizesiz... hem de Avrupa'daki benzerlerinin yarı, hatta çeyrek fiyatına ...

Biraz hijyen problemi, biraz kalabalık, biraz japon turist muamelesi, biz Türkleri bile usandıran pazarlık alışkanlığı gibi olumsuzlukar var ama yine hepsine değer Tayland'ın tropiği ... başta taksiciler olmak üzere neredeyse herkesle yapılan pazarlıklar insanı gerçekten yoruyor ama alışmış kudurmuştan beterdir işte, yapacak bir şey yok sistem bu...



Uyduruk turist atraksiyonları, yok ucuz mücevher fabrikası ziyareti ya da kobra dövüşü, timsah çiftliği falan gibi tufalara gelmek herkesin kendi bileceği sey tabi ama yüzen pazarı ( floating bazar ) kaçırmayın... Ayrıca bol bol masaj yaptırmak ve her zamanki tavsiyem sokaklarında kaybolmak için çok keyifli ve güvenli bir yer ...

Açık hava Adana Pavyonu ... Her yerde 15-16 yaşında ( ya da biz öyle sanıyoruz hepsi birbirine benziyor ya ) kızlar, yanlarında 40 yaş üzeri beyaz erkekler, konsomasyon ve sonrası ... Deniz, kum, güneş hikaye, Caddebostan plajı ... Ama genelde bu kadar yol gelmişken mutlaka uğranıyor... Bana kısmet olmadı ama eğer mümkünse PAttaya değil, Phuket'le birleştirmek lazım Bangkok'u işte o zaman tadından yenmez ....


Kural 8 : Dünyanın heryerinde geçerli tek lisan : gülümsemedir. Ne olursan, nerede olursan ol gülümse, gücüne inanamayacaksın ...
Not : Gençliği vize kuyruklarında çürümüş biri olarak artık seyahat önceliğimi vize istemeyen ülkelere veriyorum....
12 yorum:
Singapur ve Pekin gezilerimden sonra sırada Tayland var gitmek istediğim, dediğin gibi hem vize yok hem doğası daha çekici Avrupa'dan..
Keşke senin gibi daha çok gezebilsem:)
çok beğeniyorum sizden şehirleri dinlemeyi, bilmediğim ne çok şey öğreniyorum bunun için hikayeler için teşekkürler...
Çok teşekkür ederim, ben de büyük heyecanla yazıyorum ama çok yazık ki daha birçok şehrin hikayesi var ama fotografları yok bende, ne yapsam bilmiyorum...Fotografsız hikaye olur mu acaba ?
bilmem? olur ama siz yine de her gittiğiniz yerde fotoğraf çekin mutlaka
Hikayeleri sevdiğimize göre siz yazın fotografsız idare ederiz artık :)) Bu arada vize olmayan ülkelere gitmek nasıl bir lüksümmüş (Hırvatistan, Bosna Hersek ve Arjantinde bunu fark ettim ve beklediğim vize kuyruklarına bir kez daha lanet ettim)
Tabi ya hem de nasıl...
Şili de inadına sadece Amerikan, Avusturalya ve Kanada vatandaşlarına vize uyguluyormuş onlar 100 dolar ödemek için sıradayken sen elini kolunu sallıyarak geçiyorsun süper oluyor ... :)
Aaaa bunu bilmiyordum süpermiş :))) Bu arada fotografları biraz daha büyük yüklemen mümkün mü??
haberin olsun, MİMlendin :)
Bunları kasten küçük yükledim çünkü rezalet kalitedeler ...
hayatimin en guzel tatilini gecirdigim Tayland i super anlatmissiniz, tekrar yasadim gecmisi :) bence herkesin hayati boyunca kesinlikle 5 senede bir gidip deli gidip alisveris yapip eglenceden dagitmasi gereken bir yer :)
Geçen yaz iki arkadaşım gitti tayland,a oldukça otantik güzel bir yer diye anlattılar, fil safarisi de yapmışlar.:)
Kesinlikle öyle.. diyorum ya her yol var, hem de vizesiz ve ucuz... Fil safarisi biz de yaptık o da çok enteresan bişi, hayvan çalı çörpü seni rahatsız etmesin diye kulaklarıyla koruyor bacaklarını ...
Yorum Gönder