28 Temmuz 2022 Perşembe

Tuz Şehrinden, Sanat Şehrine Salzburg


Zamanında yer altı ve yer üstü tuz (Salz) madenleri ile geçinen, sonraları ekmeğini çalgı yapımcılığı, bira imalatı, dokumacılık gibi katma değerli ve keyifli işlerden çıkaran 150.000 nüfuslu, Salzach nehri kıyısına kurulmuş şirin bir Alp Dağı Şehri Salzburg. Wolfgang Amadeus Mozart'ın memleketi olması tesadüf olmayan, sanat dolu, kültür dolu, huzur dolu Avrupa'nın en güzel şehirlerinden biri şüphesiz... 


Bir çok yolu araç trafiğine kapalı, temel ulaşım aracı bisiklet, diğer Avrupa şehirlerinin aksine, Üniversiteler ve Konservatuarlar sayesinde oldukça yoğun bir genç nüfusu var, insanda yeninden öğrenci olma arzusu ve oturup bir bankta, kitap okuyup, klasik müzik dinleme isteği uyandırıyor. Ben 25 tane müze saydım, sarayları, konser salonlarını, kütüphaneleri de cabası ... Ilık, pırıl pırıl bir bahar günü sokaklarında kaybolmak ruhumuzu da çok iyi geldi ... 

Hemen yanı başındaki meşhur Hallstadt'a araba yolculuğumuz da çok keyifliydi ki, motosiklet ya da treni tercih ederdim, çocuklar olmasaydı ... Hoş yol boyu Avusturya Alplerinde bir çok yerin hatta neredeyse her köyün çok güzel ve huzurlu olduğunu düşündük. Hayatımda ilk kez, plansız bir seyahat yaptım, otel rezervasyonunu aynı gün yoldayken yaptık ona rağmen hiç bir sürpriz yaşamadık. Rastgele girdiğimiz köy bile o kadar güzeldi ki, İstanbul'dan sonra böyle yerlerde yaşam nasıl olur acaba diye hayaller kurduk. 


                                       (Rastgele girdiğimiz köydeki otel odamızın penceresinden...)

Fakir ama gururlu Türk halkı için, bu kurlarla artık çok zor olsa da Avrupa seyahatleri, Avusturya sanırım en ekonomik olanlarından biri.... Sokaklarında vakit geçirmek, konserlere etkinliklere katılmaktan arda başka vakit kalırsa, eski tuz madenlerini, Red Bull'un müzesi gibi Hangar 7'yi, Hitlerin karargahlarından olan Obersalzberg ve Berchtesgaden'i de görmenizi öneririm.

Daha önce de dikkatimi çekmişti çok gıpta etmiştik, hafta sonu tüm dükkanlar, marketler, mağazalar kapalı römorkuna bisikletini, motosikletini, atını hatta yelkenli teknesini atan hemen herkes, her hafta başka bir yere gidiyor, geziyor, spor yapıyor, yiyor, içiyor ... Bir hafta bir gölde yelken yapıyor, yüklüyor götürüyor, bir hafta başka bir gölde yelken yapıyor. Tabi bu doğa Allah'ın hikmeti ama onlar da gözleri gibi bakıyor, inanılmaz bir çevre hassasiyeti ve bilinci var artık bırakın yerlere çöp atmayı, enerji sarfiyatı, araç kullanımı, plastik tüketimi farkındalığı çok yüksek.


Kural : Doğa cömerttir evet çok da narindir, nimetlerinden yararlan ama kıymetini de bil, incitme ...