Amerika, daha doğrusu Kaliforniya Rüyasını Los Angeles’ta yaşadıktan sonra, Fransızların tabiriyle Creme de la Creme , bizim tabirimizle,
kadayıfın kaymağını da San Diego’da gördük…
Mission Beach |
Üniversite hazırlık döneminde, Elazığ’dan gelip, bir süre
bizde kalan Kuzenim, “İstanbul ne telaşeli bir yer, sokak köpekleri bile
koşturuyor” demişti … Burada da tam tersi, hayat resmen yavaş akıyor, insanlar,
arabalar ağır çekim sanki, kimsenin acelesi yok… Bir de biz 4 Temmuz,
tatillerine denk geldik ki tam tatil modundaydı herkes..
Herkes birbirine yol
veriyor, koşa koşa yardım ediyor, sabırla saatlerce bekliyor. Trafikte bazen
doğru şeritte olup olmadığımızı anlamak için bekliyoruz arkamızdaki korna
çalsın, ama ne mümkün, kesinlikle korna çalmıyorlar dakikalarca bekliyorlar …
Garsona, kasiyere, sırada önünüzdekine acele ettirmek çok ayıp, hemen fırça
atıyorlar …
San Diego Hayvanat Bahçesi |
Down Town San Diego |
Şehrin göbeğinde, gök delenlerinin, arasında yürürken, ya da asansörde karşına bir
anda bikinili bir kız, mayolu bir erkek ya da elele bir çift gay çıkabiliyor,
kimse dönüp bakmıyor… Burada da 12 ay yaz, 12 ay parmak arası…Pasifik
okyanusunun geniş plajlarında voleybol da oynayabilirsin; eğlenceli
dalgalarında surf de yapabilirsin… Ya da bir iç deniz gibi olan Mission Beach
koyunun sakin sularında keyif de yapabilirsin. Ben hiçbir yerde metrekareye bu
kadar çok tekne, yelkenli, kano, jet ski ve ayakta sürülen kano var ya “paddle
board” düştüğünü görmedim ( bana da çok saçma görünüyor ayakta Gondol kullanır
gibi ama yapanlar çok iyi bir egzersiz olduğunu söylüyor)
Seaport Village |
Çocuklu bir tatil için de müthiş bir belde San Diego, Bu yıl
100 yaşına giren Hayvanat Bahçesi meşhur zaten, sineması, teleferiği, oyunları
ile çok eğlenceli ve eğitici bir gün geçirilebilir ailecek. Balboa park ise tam
bir cennet … içinde tam 17 tane müze var. Müze derken arkeoloji müzesi falan
değil; havacılık ve uzay müzesi, şampiyonlar müzesi, otomobil müzesi,
fotografik sanatlar müzesi gibi eğlenceli ilgi çekici müzeler… Biraz kovboy, biraz
Meksika esintili Old Town’a da çocuklar bayılır…
Balboa Park |
Ben de yeni öğrendim, “Bir gün San Diego’ya yerleşip yelken
yapmak”, bizim “Güneyde bir sahil kasabasına yerleşip balık tutmak” gibi bütün
Amerikalıların emeklilik hayaliymiş… Telaşeden kaçıp, biraz yavaşlamak, hayatı
yakalamak yerine, yaşamak; geleceğe kaygılanmak, yerine bugüne odaklanmak;
başkaları ile uğraşmak yerine kendiyle barışmak, bütün insanlığın ortak ve acil ihtiyacı günümüzde…
Old Village |
Milan Kundera’nın genelinde son derece sıkıcı romanı
“Yavaşlık” da söylediği gibi düşünsene çok ilginç değil mi : “… Bir şey
anımsamak isteyen kimse yürüyüşünü yavaşlatır, buna karşılık, az önce yaşadığı
kötü bir olayı unutmak isteyen kimse, elinde olmadan yürüyüşünü hızlandırır…”
Yıllar ne çabuk geçti, geçen yaz ne yapmıştık, ütünün fişini çekmiş miydim,
yeni tanıştığım adamın adı neydi” gibi unutkanlıklarımızın temelinde de bu
telaşe, bu hız var galiba …. Biz bile, İstanbul'da 2 yıldır plan yaptığımız halde bir türlü buluşamadığımız arkadaşlarımız Başak ve Oytun ile burada rahat rahat buluştuk, saatlerce konuştuk, söyleştik ...
San Diego Hemen Meksika Tijuana Sınırında |
Kural : Yavaşla! Hayatın, yaşadığının, çevrenin, kendinin
farkına var …
Not : Bir hayal kırıklığını da söylemeden edemeyeceğim, Meşhur 4 Temmuz kutlamaları, Disneyland’ta her akşam yapılan ve İstanbul’da (bir bahane ile iptal edilmezse ) 29 Ekim'de yapılan kutlamaların yanında kamp ateşi gibi kaldı, bize de Otopark’a verdiğimiz 25 dolar yadigar kaldı …
Not : Bir hayal kırıklığını da söylemeden edemeyeceğim, Meşhur 4 Temmuz kutlamaları, Disneyland’ta her akşam yapılan ve İstanbul’da (bir bahane ile iptal edilmezse ) 29 Ekim'de yapılan kutlamaların yanında kamp ateşi gibi kaldı, bize de Otopark’a verdiğimiz 25 dolar yadigar kaldı …
Coronado Adasından 4 Temmuz Kutlamaları |
Fotograflar için arkadaşım, Oytun Egemen'e teşekkürler,